yol ne izdir ne ayrım

günün birinde bir kaplumbağa ateş açtı gökyüzüne
tükürdü yere başını çevirdi tekrar gökyüzüne
bu böyle olmayacak dedi
düştü yollara
yol dediğimiz ne bir izdir ne ayrım
gönlünün dilediği bir dağ yoludur
yol o oluverdi o idi işte
yol ki gözüne bir dağa çıkan gibi
hatta kıvrımları dört mevsimi yaşar gibi
büyümüş büyümüş gözünde
iki adım bi kıvrım bi ağaçtır geçtiği bir çiçek
çıktıkça gözleri  takılır olur güzelliklere
esen rüzgar tatlı geldi serin
serin serin estikçe gözleri kapanır oldu
hem hep böyle değil midir?
serinledikçe unutup kavgayı dalıveririz dünya uykusuna

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

yaz bahçesi

Bi kac iyi söz.

yazmanın öyküsü